Yasa Dışı Ne Demek TDK? Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Adalet Perspektifinden Bir Değerlendirme
Samimi Bir Başlangıç: “Yasa Dışı” Kelimesinin Ötesine Bakmak
Günlük hayatta sıkça kullandığımız bazı kelimeler vardır ki, anlamlarını sözlükte bulmak kolaydır ama onların toplumsal hayattaki yansımalarını anlamak çok daha derin bir çaba ister. “Yasa dışı” ifadesi de bunlardan biri. TDK’ya göre yasa dışı, “yasaya aykırı, kanunlara uygun olmayan” anlamına gelir. Ancak bu tanım, tek başına yeterli midir? Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden sosyal adalete kadar birçok dinamiği göz önüne aldığımızda, bu kelimenin yükü çok daha ağırdır. Çünkü neyin “yasa dışı” sayıldığı, çoğu zaman güç ilişkileri, kültürel normlar ve tarihsel süreçlerle şekillenir.
TDK’ya Göre Yasa Dışı Ne Demek?
Türk Dil Kurumu, “yasa dışı”yı açık ve net biçimde “yasa ve düzenlemelere uymayan, kanuna aykırı olan” olarak tanımlar. Bu, hukuki bir çerçeve sunar; yani devletin belirlediği kuralların dışında kalan her davranış yasa dışıdır. Fakat burada durup düşünmemiz gereken önemli bir nokta var: Yasalar her zaman adaletle eş anlamlı mıdır?
Hukukun sınırlarını çizen bu tanım, bazı durumlarda toplumun vicdanıyla örtüşebilir, bazı durumlarda ise onun tam karşısında konumlanabilir. Örneğin, geçmişte kadınların seçme ve seçilme hakkını savunmak “yasa dışı” sayılırken, bugün bu mücadele demokrasi tarihinin en önemli adımlarından biri olarak görülüyor. Demek ki yasa dışılığın anlamı, zamanın ruhuna ve toplumsal bilinç düzeyine göre değişebiliyor.
Toplumsal Cinsiyet Perspektifinden Yasa Dışılık
“Yasa dışı” kavramı, toplumsal cinsiyet rolleriyle birlikte ele alındığında daha da çarpıcı bir hâl alır. Tarih boyunca kadınların kamusal alanda var olma çabaları, erkek egemen yasal düzenlerle çatışmıştır. Kadınların çalışması, miras hakkı talep etmesi, hatta eğitim alma isteği bile bir dönem yasa dışı kabul edilmiştir. Bugün ise bu talepler, temel insan hakları kapsamında değerlendirilir.
Kadınların mücadelelerinde empati, dayanışma ve toplumsal dönüşüm ön plandayken, erkeklerin yaklaşımı çoğu zaman çözüm ve sistem inşası üzerine odaklanır. Bu iki farklı yaklaşımın birlikte var olması, yasa kavramını daha adil ve kapsayıcı hâle getirebilir. Yani bir kelimenin anlamını gerçekten kavramak istiyorsak, onu kadınların ve erkeklerin tarihsel deneyimlerinin süzgecinden de geçirmemiz gerekir.
Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Bağlamında Yasa Dışı
Yasalar, toplumdaki farklı kimlikleri ve yaşam biçimlerini ne kadar kapsıyor? Bu sorunun cevabı, yasa dışılık kavramının adalet boyutunu anlamak açısından kritik önemdedir. Çeşitliliğin artması, “yasa dışı” olarak tanımlanan bazı eylemlerin yeniden değerlendirilmesini gerektirir. Örneğin, farklı cinsel yönelimlerin ya da kimliklerin ifade edilmesi bir dönem birçok ülkede yasa dışı kabul edilmiştir. Bugünse bu ifadeler, insan onurunun ve eşitliğin temel parçaları olarak görülmektedir.
Bu durum, yasaların her zaman doğruyu temsil etmediğini; onların, toplumsal değerlerle sürekli bir diyalog içinde şekillendiğini gösterir. Sosyal adaletin sağlanabilmesi için de yasaların bu çeşitliliğe uyum sağlayacak biçimde gelişmesi gerekir.
Yasa Dışının Anlamını Sorgulamak: Kimin Yasası, Kimin Dışında?
“Yasa dışı” kavramı çoğu zaman bir sonucun etiketi olarak kullanılır; ancak aslında bu etiketin nasıl oluştuğunu sormak çok daha önemlidir. Kimin koyduğu yasalar bunlar? Kimin çıkarlarını koruyorlar? Kimlerin sesini bastırıyorlar? Bu sorulara vereceğimiz yanıtlar, yasa dışı kavramının adaletle olan ilişkisini daha iyi anlamamızı sağlar.
Bir eylem yasa dışı olabilir ama adil olabilir. Aynı şekilde, yasal bir düzenleme haksız da olabilir. Bu paradoksu anlamak, toplumsal adaletin en önemli adımlarından biridir. Çünkü adalet, sadece yasaların harflerine değil, toplumun vicdanına ve ortak değerlerine de dayanır.
Sonuç: Yasa Dışı Kavramını Yeniden Düşünmek
“Yasa dışı”nın sözlük anlamı, bize sadece yüzeydeki tanımı verir. Oysa bu kelimenin altında tarih, güç, cinsiyet, kimlik ve adalet gibi katmanlar vardır. Yasalar değişebilir, toplumlar dönüşebilir, ama adalet arayışı hep devam eder.
Bu yüzden kelimelere sadece sözlükteki anlamlarıyla değil, onların hayatlarımızdaki karşılıklarıyla bakmak gerekir. Çünkü bazen bir kelimenin gerçek anlamı, onu değiştirmeye cesaret eden insanların hikâyelerinde saklıdır.
Peki sizce bir eylemin yasa dışı olması, onun mutlaka yanlış olduğu anlamına gelir mi? Toplum olarak “yasa dışı” kavramını daha adil bir biçimde tanımlayabilir miyiz? Düşüncelerinizi paylaşarak bu tartışmayı hep birlikte derinleştirebiliriz.